Loading...

1.Hz. Muhammed İnsanlara Değer Verirdi


İnsanların birbirine değer vermesi, aşırıya kaçmadan ölçülü övgü, toplumsal ilişkilerin daha düzeyli ve sağlıklı olmasını sağlar. Değer verme, insanların gönüllerini kazanmanın bir yoludur. Hz. Muhammed insanlara değer verirdi. O, insanların ırkına, rengine, cinsiyetine makam ve mevkisine, zenginlik ve fakirliğine bak¬maksızın onlara insan oldukları için değer verirdi. Hz. Peygamber, herkese eşit davranır, sevgi ve saygıyla yaklaşırdı. Farklı görüşte olanların düşüncelerini dinler, insanların sorunlarını önemser, sevinç ve üzüntülerini paylaşarak herkese değer verdiğini gösterirdi.

Hz. Muhammed, insanları ayrım yapmaksızın sever ve onlara değer verirdi. Bu konu ile ilgili şu örnek dikkat çekicidir. Mekke’de müşriklerin zengin ve ileri gelen¬leri Hz. Muhammed’e gelerek, "Biz senin yanına geldiğimizde, fakir ve zavallı insanları huzurundan kov. Biz o insanlarla bir arada olmaktan hoşlanmamaktayız. Çünkü biz, büyük ve zengin kimseleriz." dediler. O, bu durumu kabul etmeyince, tekliflerini biraz daha hafifletip "Hiç olmazsa biz senin yanına geldiğimizde, fakir ve zavallı kimseler kalkıp gitseler." dediler. Bunun üzerine şu ayet indi:" Sabah akşam, Rablerinin rızasını dileyerek ona yalvaranları kovma. Onların hesabından sana bir sorumluluk yoktur, senin hesabından da onlara bir sorumluluk yoktur ki onları kovarak zulmedenlerden olma." (Enam 52)

Hz. Muhammed, insanlara karşı yumuşak davranır, onları çok severdi. Herkese iyi¬lik yapar, sıkıntıya düşenlere el uzatırdı. Bu iyiliklerin bir kısmı davranış, bir kısmı söz ile olurdu. Sahabeler, "Hz. Muhammed bizlere her zaman çok değer verir ve severdi. Bizim her birimiz, ‘Allah’ın Resulü, en çok beni seviyor’ diye birbirimizle iddiada bulunurduk." demişlerdir.

Peygamberimiz, toplumda hasta olanları ziyaret eder, onların şifa bulması için Allah’a dua ederdi. Komşularına eziyet etmez, onlara her konuda yardımcı olurdu. Kendisi için istediğini başkaları için de isterdi. Kendisi için uzaklardan gelenleri ağırlar, onlara yakınlık gösterirdi. Fakir-zengin, efendi -köle, büyük-küçük, zenci- beyaz, kadın-erkek, onun gözünde herkes eşitti. Mescidinebi’yi süpüren zenci bir kadın vardı. Hz. Peygamber, bir ara göremeyince ashabına o kadını sordu.

Arkadaşları öldüğünü haber verince, peygamberimiz, "Bana haber vermeniz gerek¬mez miydi?" diye sitemde bulundu. Ashab, olayı çok fazla önemsememişti. Peygamberimiz hemen "Bana kabrini gösterin" dedi. Gidip, kabri yanında namaz kılıp o kadın için dua etti. (Buhari 23 Cenaiz 66) Bu insanın yoksul, siyah ve hiç kimsenin tanımadığı birisi oluşu, onun için önemli değildi. Herkese aynı sevgiyi ve saygıyı gösterip, değer verirdi.

Hz. Muhammed tüm insanlara insan oldukları için değer verirdi.

Hz. Peygamber, farklı dinlere inanan insanlara değer verir, hürmette bulunurdu. "Bir gün bir cenaze geçiyordu. Peygamberimiz, hemen ayağa kalktı. Bunun üzerine oradakiler, cenazenin bir Yahudiye ait olduğunu belirtince peygamberimiz, "O bir insan değil mi?" buyurdu. (Tirmizi, Diyat, 8 ). Hz. Muhammed insanlar arasında hiçbir ayrım yapmaz, ayrım yapanları da uyarırdı.Herkes, kendi duygularını rahatça ona iletebiliyordu. Ne kimsenin hakkını yer, ne de kimseye hakkını yedirirdi. İnsan¬lara karşı, kırıcı, kaba, çirkin sözler söylemezdi. Kamuya açık yerlerde gürültü çıkarmaz, kimseyi rahatsız etmezdi. Bir kişide gördüğü hatalı davranışı, o kişiyi incitmeden, tatlı dil ve güler yüzle düzeltmesini isterdi.

Hatırlanmak, sevmek ve sayılmak, insanların en çok gereksinim duyduğu şeyler-dendir. İnsanın bu gereksinimlerini karşılamanın en güzel yollarından biri insanlara değer vermek, onların sevinç ve üzüntülerini paylaşmaktır. İşte Hz. Muhammed, bütün bunları en güzel şekilde uygulayan bir peygamberdi.

Hz. Muhammed (s.a.v) insan ilişkilerine önem verirdi. Büyük, küçük, yaşlı, genç ayırt etmeksizin herkese sevgiyle yaklaşır, değer verirdi.

Hz. Muhammed, insanlara karşı saygılı, anlayışlı ve nazik davranırdı. O, zengin fakir ayırt etmez, kimseyi hor görmezdi. Hz. Muhammed karşılaştığı insanlarla güler yüzle davranır, selamlaşır ve onların hâl ve hatırını sorardı. Konuşurken muhatabının yüzüne bakardı.

Hz. Muhammed, insanlar arasında hiçbir zaman ayrım yapmazdı. İnsanlara ırk, cinsiyet, zenginlik ve makam farkı gözetmez, herkese eşit davranırdı. O, bir sözünde; “…Ey insanlar! Rabb’iniz birdir, babanız da birdir; hepiniz Âdem’in çocuklarısınız, Âdem ise topraktandır. Allah yanında en kıy­metli olanınız, ondan korkup çekinenizdir. Arap’ın Arap olmayana bir üstünlüğü yoktur.”buyura­rak temelde insanlar arasında bir ayrım olmadığını belirtmiştir.

Hz. Muhammed, hangi inanç ya da düşüncede olursa olsun herkese saygı gösterir ve değer verir­di. Bir gün Hz. Muhammed ve arkadaşları otururken önlerinden bir cenaze geçer. O, cenazeyi görünce hemen ayağa kalkar. Bunun üzerine yanındakiler ona, ölen kişinin Müslüman olmadığını söylerler. Hz. Peygamber, onlara; “Bu da bir insan değil mi?” buyurarak hangi inançtan olursa olsun insana insan olduğu için değer verilmesi gerektiğini belirtmiştir.

 

HZ.MUHAMMED(s.a.v)